Cumartesi

kimden: serpil öztaş
başlık: ayna mı dedin?
biçim: elektronik posta metni

SANIYORUM GECİKTİM. AMA BENİM YETİŞME İSTEĞİM DE YOK.
Yazmaya devam ettiğim "madam'la konuşmalar"dan senin de okumanı
istediğim alan, bölge...
KESİŞİR MİYİZ BİLMİYORUM.

Sevişmeye hayır dedim o gece. Üstelik telefonun diğer ucundaki
sessizliğe aldırış etmeden, üstelik alaycı ses tonumla...

-AYNA dükkanları demek bir zamanlar adım başıydı. şimdi kalmadı
haklısınız madam!
-.........

(Benim ilk adımlarımda vardılar. Önlerine kurumuş karanfiller koyar
ve soyunmaya başlardım. İlk tanığımdılar çünkü çok iyi SIR saklar
AYNALAR. O ANIN DIŞINDA BİR DAHA GERİ ASLA VERMEYEN, DÖNÜŞÜMSÜZ...
DUVAR DETAYLARI BÜTÜNLEŞİRDİ GÖZÜMDE KARANFİLİN RENKLERİYLE.
ARDINDAN KOKUSU UZUN SÜRE GİTMEYEN GÖĞÜS UÇLARIM; ANILARIMDAN,
AYNANIN ŞİMDİYE SAKLADIKLARINDAN ,
SADECE VE SADECE BANA..........)

Hiç yorum yok: